Kardeşler arasında yapılan kıyaslamanın bazen ebeveyn öfkesinden bazen de çocukların bu şekilde motive olacağı düşünüldüğünden yapıldığına vurgu yapan Çocuk Ergen Uzman Klinik Psikolog Elvin Akı Konuk, “Çocuklara ne söylenecekse kardeşinden söz etmeden doğrudan söylenmelidir.” dedi.
İSTANBUL (İGFA) – Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Çocuk Ergen Uzman Klinik Psikolog Elvin Akı Konuk, kardeş kıskançlığı konusunu değerlendirdi.
Kardeşe yönelik kıskançlık duygusunun, çocuklarda anne babalarının sevgisini ve ilgisini paylaşma zorunluluğu ortaya çıktığında doğal olarak gelişen bir duygu olduğunu ifade eden Çocuk Ergen Uzman Klinik Psikolog Elvin Akı Konuk, kardeşler arasında kıskançlık, rekabet ve kavga yaşanmasının doğal olduğunu ancak bu duygunun, çocuklarda saldırganlık, öfke veya içe kapanma gibi pek çok farklı biçimde dışa yansıyabileceğini vurguladı.
EBEVEYN TUTUMLARI KISKANÇLIĞIN ARTMASINA NEDEN OLABİLİYOR
Büyüklerin etkisi olmadan da kardeşlerin kendi aralarında kıskançlık gelişebileceğini dile getiren Çocuk Ergen Uzman Klinik Psikolog Elvin Akı Konuk, “Ancak ebeveyn tutumları, anne babanın ortak olmayan yaklaşımları veya çocuklar arasında yapılan kıyaslamalar kardeşler arasındaki rekabetin artmasına ve dolayısıyla kıskançlığın artmasına neden olabilir. Kardeşler arasında yapılan kıyaslama bazen ebeveyn öfkesinden meydana gelir bazen de çocukların bu şekilde motive olacağı düşünüldüğünden yapılır. Her iki durumda da kıyaslanmak çocuğun duygusal gelişimine zarar vericidir. Çocuklara ne söylenecekse kardeşinden söz etmeden doğrudan söylenmelidir.” dedi.
Çocuklara ne yapılması gerektiğini kıyaslama yapmadan tarif etmek gerektiğini de kaydeden Çocuk Ergen Uzman Klinik Psikolog Elvin Akı Konuk, “Burada anahtar kelime tarif etmektir. Önemli olan bir başkasının veya kardeşinin ne yapıp yapmadığı değil, o an çocuğun davranışına odaklanmaktır. Bununla birlikte ebeveynler çocuklara eşitlik tanımak ister. Ne alınıyorsa diğer kardeşe de alınır, ne isteniyorsa diğer kardeş de sahip olur. Bu durum zaman zaman çocukların kendilerini kardeşleriyle kıyaslamasına neden olabilir. Sürekli olarak kardeşini izler, neye sahip olup olmadığına sonra da kendisinin sahip olup olmadığına bakar. Bunun yerine her bir çocuğun kişisel ihtiyaçlarına odaklanmak ve ihtiyaçlarına uygun biçimde onlara zaman ayırmak değerlidir.” şeklinde bilgi verdi.
Çocukluk döneminde yaşanan kardeş kıskançlığının yetişkinlik döneminde ortadan kalkabileceğini veya devam edebileceğini de anlatan Psikolog Elvin Akı Konuk, “Özellikle bu duygu yetişkinlik evresinde arkadaşlık veya romantik ilişkilerde sıklıkla ortaya çıkmakta, sosyal ilişkilerde ise başkasına güven duyamama veya özgüven düşüklüğüne sebep olabilmektedir. Kıskançlık duygusuyla başa çıkmak için ebeveynler çocukların duygularını görmezden gelmemeli veya inkar edilmemelidir. Aksine duygularının dinlendiğini, fark edildiğini gören çocuk ‘anlaşılıyorum’ düşünceleri ile duygularını yavaşlatabilir ve tepkilerini düzenleyebilecek duruma gelebilir. Çocukların kardeşlerine yönelik olumsuz veya düşmanca duygularını yaratıcı bir şekilde ifade etmesine, dışa vurmasına olanak sağlanmalıdır. Bunun için oyuncak bebekler kullandırılabilir, duygularını ve düşüncelerini ifade edebilmesi için resim çizdirebilir ya da yaşı uygunsa mektup yazdırılabilir. Bu durum kıskançlığın veya öfkenin olumlu yönden dışa vurulmasını ve bastırılmamasına yardımcı olur.” diye konuştu.